İsrail’in, Hamas’ın ana karargahı olduğunu öne sürdüğü Gazze’deki Şifa Hastanesi’ni işgal etmesinin ardından tüneller ve cephanelikler yerine binada bulduğunu iddia ettiği paslı silahlar ve birkaç kamerayı kanıt olarak sunması eleştirilere neden oldu.
İsrail ordusunun, Şifa Hastanesi’ne dün gece saatlerinde düzenlediği baskından sonra iddiasına kanıt olarak sunduğu görüntüler istediği sonucu vermedi.
Şifa Hastanesinin çevresini ve avlusunu tanklarla kuşatıp hastaneyi dış dünyaya tamamen kapalı tutan İsrail ordusundan yapılan açıklamada, Şifa Hastanesi’nin MR (manyetik rezonans görüntüleme) bölümünde “silahlar ve elektronik cihazlar” ele geçirildiği öne sürüldü.
Ordunun paylaştığı görüntülerde, Hamas’a ait olduğu ileri sürülen, bir bilgisayar, yarım kasa hurma, kitap gibi malzemeler ile çoğu paslı yaklaşık on kalaşnikof tüfek, yelek ve el bombası yer alıyor.
Bununla birlikte görüntülerde, hastanenin, Hamas’ın karargahı olduğuna işaret edebilecek, tünel veya gizli geçit gibi sabit unsurlar ya da İsrailli esirlere dair herhangi bir kanıt sunulmadı.
İsrail ordusunun haftalardır, “Hamas’ın ana karargahı olduğu için uluslararası korunma statüsünün kalmadığını” ileri sürdüğü Şifa Hastanesi’nde bulduğunu açıkladığı bulgular, İsrail basınında da eleştiri konusu oldu.
İsrailli gazeteci ve güvenlik analisti Yossi Cohen, sosyal medya platformu X’ten yaptığı paylaşımda, “Şifa (Hastanesi) hakkında kötü hisleri” olduğunu kaydetti.
İsrail’in “benzeri görülmemiş şekilde çocukça uydurmalar” sunduğunu ifade eden Cohen, “Yani (İsrailli) rehineler ve teröristler orada bulunamadı. ve şimdi Ordu Sözcüsü, Şifa’ya Hamas’ın karargahı olduğu için girdiklerini ve orada silahlar, haritalar ve karargahların bulunduğunu söylüyor. Hiç etkileyici değil. Beklentilere ve uluslararası imajın aldığı hasara değdi mi?” ifadelerini kullandı.
İsrail’in Kanal 13 televizyonu da “İsrail’in büyük istihbarat başarısızlığı” yorumunu yaparak, “İsrail ordusunun iddialarının aksine Şifa Hastanesi’nde herhangi bir askeri tesisin bulunduğuna dair bir belirti yok.” eleştirisi yapıldı.
Jerusalem Post: Hamaslılar buharlaştı mı?
İsrail’in sağcı Jerusalem Post gazetesi de Şifa Hastanesi’ndeki baskında İsrail ordusunun vardığı sonucu “hayal kırıklığı” olarak nitelendirdi.
Gazetenin internet sayfasındaki haberde, “İsrail ordu istihbaratının, 7 Ekim’de İsrail’e saldırı düzenleyen Hamas mensuplarından 200’nün Şifa Hastanesi’nde bulunduğunu söylemişti. Bu 200 Hamas kuvveti buharlaşıp yok mu oldu?” ifadelerine yer verildi.
Haberde, İsrail ordusu tarafından Şifa Hastanesi’nde herhangi bir tutuklama yapıldığına dair açıklama bulunmadığı belirtilerek, İsrail ordusunun yalnızca hastanenin dışında 5 Hamas mensubunun öldürüldüğünü duyurduğu, hastane içerisinde bir çatışma olmadığı ifade edildi.
Şifa, “tüm skandalların anası”
Filistinli siyasetçi ve araştırmacı Mustafa Bergusi de X hesabından yaptığı yorumda, İsrail ordusunun 18 saatten beri Şifa Hastanesi’ndeki kuşatma ve işgalini sürdürdüğüne işaret ederek, “İddialarını ispatlayacak hiçbir şey gösteremediler. Zamanı yeni yalanlar uydurmak için mi kullanıyorlar?” değerlendirmesinde bulundu.
Bergusi, İsrail ordusunun vardığı sonucu, “tüm skandalların anası” olarak değerlendirdi.
İsrail ordusu, Şifa Hastanesinden yayınladığı görüntülerin yoğun eleştiri konusu olmasının ardından, yeni bir paylaşım yaparak, yayınladığı videonun “uzun halini” paylaştı. Videoda önceki görüntülerden farklı olarak sadece, İsrail ordu sözcüsünün MR binasının giriş katındaki odalar arasında yürürken yaptığı genel yorumlar yer aldı.
Bu eleştirilerin adından İsrail ordusu, önceki paylaştığı videonun devamı olduğunu belirttiği bir paylaşımda daha bulundu.
Bu son paylaşımda da İsrail ordusunun, söz konusu hastanenin “Hamas ana karargahı” olduğu yönündeki iddiasını destekleyen bir kanıt yer almadı.
MR odalarının radyasyon kapısını patlamaya dayanıklı kapı olarak lanse etti
İsrail ordusunun Şifa Hastanesinin içindekilere dair paylaştığı görüntüde, dış medya sözcüsü Jonathan Conricus’un anlatımları yer aldı.
Conricus’un MR bölümünde tur atarak anlatım yaptığı görüntülerde, kapıların İsrail askerlerince patlatıldığı, MR cihazları gibi tıbbi ekipmanların büyük zarar gördüğü ve etrafın harabeye döndüğü görüldü.
Güvenlik kameralarının hepsinin görüntü almasının siyah bantlar kullanılarak engellendiğini aktaran Conricus, bir MR cihazının yanına giderek arkasına özenle “saklanmış” ve Hamas mensubuna ait bir sırt çantası bulduklarını, içinde AK-47 kalaşnikof piyade tüfeği, mühimmat, el bombası ve üniformalara rastladıklarını iddia etti.
Sosyal medya kullanıcıları ise çantanın ustaca saklandığı ifadesine karşılık, cihazla duvar arasında çıplak gözle rahatlıkla fark edilen büyük bir boşluk olduğu yorumlarını yaptı.
Conricus, bir MR odasına daha girip burada da benzer kanıtlar bulduklarını ifade etse de kanıt anlamında herhangi bir şey gösteremedi.
Dış medya sözcüsü Conricus’un en dikkati çeken iddialarından biri, tüm hastanelerde uluslararası standartlar gereği, cihazdan çıkan radyasyonun dışarıya sızmasını önlemek için tasarlanmış kurşun kaplı özel kapıya eliyle vurarak “patlamaya dayanıklı kapı” demesi oldu.
İsrail’in Hamas’ın “ana karargahı” dediği yerden şarjörleri ayrı, bazıları paslı 10 tüfek
Conricus, MR makinesinin yedek cihazlarının bulunduğu bir odada da el bombası, mühimmat, hücum yeleği ve silah gibi askeri ekipmanların olduğu bir çanta bulduklarını söyledi.
Ayrıca ordu tarafından Şifa Hastanesi’nde bulunduğu iddia edilen silahların yere dizilmiş hali bir fotoğrafla paylaşıldı. Fotoğrafta İsrail’in Hamas’ın “ana karargahı” dediği binadan çıktığı öne sürülen bazıları paslı tüfek sayısının 10 adet olduğu görülüyor. Fotoğrafta binada bulunduğu iddia edilen 3 el bombası, 3 hücum yeleği, postal, sırt çantası ve şarjör de mevcut.
Sosyal medyada diğer dikkat çekilen noktaysa askerlerin, kanıt olarak nitelendirdikleri ekipmanlara herhangi bir eldiven kullanmadan, parmak izlerini yok edecek şekilde dokunmaları.
Gizem atfedilen şifresiz bilgisayar ve ekranındaki fotoğraf
Conricus, Şifa Hastanesi’ndeki anlatımlarında MR bölümünde bir masa üzerinde duran bilgisayarın, incelenecek çok ilginç bir kanıt olduğunu belirterek, ilk bakışta bile cihazın pek çok ispat sağladığını iddia etti.
Sözcü Conricus’un eldivensiz gelişigüzel dokunduğu CD’ler için MR’ı çekilen hastalara görüntülerin yüklenen temiz CD’ler olabileceği yorumları yapıldı.
Nitekim İsrailli asker de CD’lerin yüklü olduğuna dair herhangi bir ifade kullanmadı.
Bilgisayar konusunda dikkatleri çeken bir diğer husus da ordunun ilk paylaşımında bilgisayar ekranının net şekilde görülmesiyken, sonraki paylaşımda yer alan videoda ekranın bulanıklaştırılması oldu.
Conricus, kanıt olduğu belirtmesine rağmen eldiven takmadan dokunduğu ve üzerinde şifre bulunmadığı anlaşılan bilgisayarın ekranında İsrail ordusu tarafından kurtarılan ve basında çok sayıda görseli yer alan asker Ori Megidish’in fotoğrafına işaret etti.
İsrailli yetkili, açık kaynaklarda bulunan bu görüntünün bilgisayarda bulunmasının Hamas’ın hastanedeki varlığına kanıt olduğunu imasında bulundu.
Öte yandan sosyal medyada çok sayıda yorumda, içinde gizli bilgiler olduğu iddia edilen önemli bir bilgisayarın ulu orta, üzerine bir şifre bile konulmadan masada bırakılmış olabileceği mantıksız görüldü.
Tünellere dair kanıt yok
İsrail ordusu, 28 Ekim’de, X sosyal medya hesabındaki paylaşımında, Şifa Hastanesi’nin Hamas’ın “terör faaliyetleri” için kullandığı ana komuta merkezi olduğunu iddia etmiş, hastanenin altında komuta merkezi odaları ve tüneller gösteren bir illüstrasyon paylaşmıştı. Ordu tarafından 240 esirin de tünellerde tutuluyor olabileceği belirtilmişti.
İsrail ordusuyla Şifa Hastanesi’ne girip çekim yapan Fox News muhabiri Trey Yingst, X sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, askerlerin hastanenin altında olduğu söylenilen herhangi bir tünel göstermediğini ancak silahlar ve askeri ekipmanları kanıt olarak sunduğunu belirtti.
“İsrail bu kanıtları kendisi koyuyor”
AA’ya konuşan Filistinli siyasetçi ve araştırmacı Bergusi, İsrail askerlerinin Şifa Hastanesi’nde hiçbir şey bulamadığını belirterek, “Hastaneye düzenledikleri baskının ardından bulabildikleri sadece bir kalaşnikof ve laptop, bunu da muhtemelen kendileri oraya koydular. Onlara inanmıyorum.” ifadesini kullandı.
Bergusi, İsrail’in, hastanenin Hamas’ın karargahı olduğunu iddia ettiğini ancak buna ilişkin bir bilgi olmadığını aktararak, şunları kaydetti:
“Binanın içinde esirleri tutan savaşçılar olduğunu söylediler, bunun izi yok. Tüm askeri mühimmatın burada tutulduğunu söylediler ve 18 saatin ardından, laptop, ayakkabı ve kalaşnikof gösteriyorlar. Ben eminim ki bunu kendileri oraya koydular. İsrail’den Kanal13’ün söylediğine göre bu tam bir istihbarat rezaleti. Bu sadece İsrail istihbaratı değil aynı zamanda ABD istihbaratının başarısızlığı. ABD Ulusal Konseyi temsilcisi de sürekli İsrail’in yalanlarını tekrar edip bu istihbaratın doğruluğuna işaret ediyordu.”
Bergusi, Şifa Hastanesinin sürekli uluslararası bir komisyonun gelip burayı incelemesini istediğini ancak İsrail’in uluslararası gözlemcilerin girişini kabul etmediğini belirterek “İsrail’in amacı bir askeri hedefe yönelik bir savaş değil, bilakis buradaki sivil nüfusu hedef alıyor. Sivillere karşı katliamları görüyoruz. İnsanların evlerini yıkıyorlar, çocukları, kadınları öldürüyorlar. 6 bin çocuk öldürüldü bu kabul edilemez.” dedi.
Video sosyal medyada tiye alındı
ABD’deki Orta Doğu Enstitüsünden Kıdemli Araştırmacı Charles Lister, X sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, İsrail ordusunun Şifa Hastanesini basmasının ardından neredeyse 1 gün geçmesine rağmen, yalnızca birkaç silahın, mühimmatın ve el bombasının bulunduğu fotoğrafa atıfta bulunarak, Hamas’ın komuta merkezinin orada olduğunu kanıtlamak için daha fazla ispat paylaşmaları gerektiğini ifade etti.
Katar’daki Hamad Bin Khalifa Üniversitesinden Dijital Medya ve Dezenformasyon Uzmanı Doç. Dr. Marc Owen Jones da X’te ordunun paylaştığı videoyu alıntılayarak, “Bu nasıl işe yarıyor? ‘Pardon, bir propaganda videosu çekmeliyiz, bir MR odasını ziyaret etmemizde ve işlemleri askıya almamızda bir sakınca var mı? Teşekkürler, görüşürüz'” şeklinde alaycı bir paylaşımda bulundu.
Ayrıca sosyal medyada video ve fotoğrafa dair masadaki hurma kutusunda Hamas mensuplarının isimlerinin yazdığından CD’lerin müzik içerdiğine kadar İsrail ordusunu alaya alan içerik paylaşıldı.