İSTANBUL – İstanbul merkezli 10 ilde bugün sabah saatlerinde düzenlenen operasyonda aralarında gazeteciler, sanatçılar, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) üyeleri, EMEK Partisi İstanbul İl Başkanı Sema Barbaros, Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP) ve Yeşil Sol Parti üyelerinin de olduğu 52 kişi gözaltına alındı. Cumhuriyet Başsavcılığı, 60 kişi hakkında yürütülen soruşturmada 52 kişi gözaltına alındığını açıkladı.
‘HDK’NİN 10 YIL ÖNCEKİ ÇALIŞMALARINA DÖNÜK’
Gözaltılara tepki gösteren Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Eş Sözcüsü Ali Kenanoğlu, şunları söyledi: “Her sabah olduğu gibi bu sabah da operasyonlarla uyandık. Bir HDK operasyonu olduğunu diyorlar ama çok farklı kesimler var. Hepsi HDK’li değil. On yıl geriye gidildiği söyleniyor. Bu çok ilginç. Gezi operasyonu gibi. HDK’nin on yıl önceki çalışmalarına dönük başlatılan bir operasyonla karşı karşıyayız. Bir akıl tutulması. Çoğu siyasetten çekilmiş insanlar. ‘İşimiz gücümüz kalmadı, bir de geçmişi deşelim’ der gibi bir durumla karşı karşıyayız. Bir yandan bir süreç devam ediyor, İmralı’dan bir çağrı olacak diğer taraftan kayyımlar ve bu operasyonlar var. Böyle bir durumda ikisi birlikte yürümez. İkisinden birinin bitirecekler. Ya süreci bitirecekler ya da operasyonu bitirecekler. Normal bir durum değil.”
‘TOPYEKUN MÜCADEKE OLMALI’
EMEK Partisi Genel Başkanı Seyit Aslan ise “Türkiye’de son bir buçuk ayda yaşanan gelişmeler, operasyonlar, kayyımlar, işçiler şunu gösteriyor; iktidar yapmış olduğu baskıları normalleştirmeye çalışıyor. ‘Ben bu ülkeyi böyle yöneteceğim’ diyor. Beş bin kişiden bahsediliyor. Bütün kesimleri susturmaya dönük bir operasyon. Bir taraftan çözüm süreci varken neden bunlar devam ediyor? İktidarın yaptıklarıyla Kürt halkının kapısını açmak mümkün değildir. Siz barış istiyorsanız bazı adımların atılması gerekiyor. Ama giderek daha fazla baskı politikaların arttığı bir durumla karşı karşıyayız. İktidar, ana muhalefet başta olmak üzere işçi ve emekçilere, Kürt halkına baskı uygulamaya çalışıyor. Bunun karşısında bütün güçler çalışmalarını ortaklaştırmalı. Bekleyip hepimizi tek tek sindirilmesini mi bekleyelim yoksa topyekun bir mücadele mi? Bence seçenek topyekun bir mücadele olmalı” dedi.
